19 Eylül 2011 Pazartesi

Yeni Umutlara Başlarken




Geçen haftaki soğuk duşun ardından herkes, bu maçın ciddiyetinin farkındaydı. Taraflarlar, gurbuttetten memlemleketine dönen gurbetçinin heyecanıyla evimizde takımla buluşmak için Ali Sami Yen Spor kompleksine akın etmişti. Hafta içinde Taçsız Kralı anma etkinlikleri, maç öncesi taraftara penaltı atışı kullandırılması ve yeni sezonun içerdeki ilk maçı olması bu maçı biraz farklı kılıyordu.

Maç başında ki üçlünün ardından taraftarında etkisiyle Galatasaray rakip yarı alana yerleşti ve ilk 20 dakika neredeyse oyun komple orada oynandı. Nitekim golde bu dakikalarda kazanılan bir serbest vuruştan geldi. Melo'nun attığı gol çok güzeldi, top adeta havada bir şahin gibi süzülüyordu. Bu golle birlikte taraftarımız da iyice keyiflenmiş ve tribünler karşılıklı olarak birbirlerine tezahürat etmeye başlamıştı. Belki yanılıyor olabilirim ancak, ben ilk defa komple tribünleri dolaşan bir tezahürat dinledim yeni mabedimizde. Golden bir süre sonra takımda bir yavaşlama oldu, oyunu rolantiye almaya çalıştık. Bu dönemlerde Samsunspor'un da sadece iki kişiyle hücum etmeye çalışması oyunu orta alana yığdı.

İkinci yarıya başlarken Samsunspor, ilk yarıda oynadığından farklı bir oyun anlayışıyla sahaya çıktı. Oyunu kandi sahalarında kabul etmek yerine orta sahada pres yapıp, atağa çıkmaya çalıştılar. Gökhan Zan'ın rakibe attığı topla da istediklerini sahaya uygulamış oldular. Attıkları golde Mustafa Sarp'ın oluşu da ayrı bir ironi oldu. Adam yine sinirlendirdi bizi. Yediğimiz golden sonra üretkenliği şuan için az olan takımda kısa sürelibir panik havası esti. Eboue'nin yerine Elmander ve Baros'un yerine Sercan'ın girmesiyle birlikte oyuna tekrar hareket ve hız kazandırmış olduk. Selçuk'un ara pasıyla başlayan, Sercan'ın müthiş topuk pasıyla devam eden ve Elmander'ın güzel bitiriciliği ile son bulan 2. golümüz belki de gecenin en güzel olayıydı. Bu golden sonra rakip kaleye iyice yüklenmeye başladığımız anlarda rakip kalecinin Elmander'i düşürmesi üzerine kazandığımız penaltıyla birlikte maç bitmiş gibiydi.


Şuan görünen o ki, üretkenliği az olan bu takımı çift forvetle oynatmak şart. Baros'un bu güçsüz ve formsuz haliyle tek başına gol yükümüzü çekmesini beklemek hayalcilik olur. Formasyon olarak 4-4-2 oynamak bence en ideali. Kazım ve Riera kanatlarda gayet yeterli olurlar. Ortada Melo Selçuk ikilisi ve forvette Baros, Elmander, Sercan üçlüsünden ikisi oynarsa daha rahat gol bulabiliriz.

Goller
Dk.17 Felipe Melo, Dk.73 Johan Elmander, Dk.76 Selçuk İnan (p) (Galatasaray), Dk.54 Mustafa Sarp (Samsunspor)

1 yorum:

Mustafa Sezgin dedi ki...

İlk ve son 20. dk dışında yine keyifli bir maç izleyemedik.. Son 20 dk.da goller geldiği için keyifli geldi sadece.. Takımın oturması için daha önünde bir 5 hafta var belki ama bireysel anlamda form düşüklükleri oldukça can sıkıyor.. Özellikle Baros ve (her ne kadar bu formayı giymesini istemesem de) Kazım..

Doğrusuyla, yanlışıyla kayıpsız atlattığımız bir maç oldu umarım Eboue'nin de önemli bir sakatlığı yoktur.. Sami Yen'de uzun bir galibiyet serisinin başlangıcı olması dileğiyle..

Yorum Gönder